- Eğer yüzük alacaksanız (ki ben her gittiğimde en az 10 tane almak gibi bir çılgınlık yapabilme seviyesine geliyorum:) ), Kapalıçarşı'da Bedesten'in içinde Meşk'e uğrayın. Çok şeker bir sahibi var, kendi tasarlıyor ürünleri. Kolye, küpe gibi aksesuarları da orada bulabilme şansınız var tabii.
- Bir okul klasiği olan Cennet'te mantı ya da gözleme yemeden oralar gezilemez benim için.
- Yemek sonrası Türk Kahvesi keyfini ise Çorlulu Ali Paşa'da yapmak gerekir.
- Mahmutpaşa'dan aşağı inerken ıvır-zıvır ne varsa toplanıp alınmalı:) Sadece alışveriş duygusunu tatmin etmek için.
- Tahtakale'ye uğramadan, taç, toka, bijuteri alınmadan olmaz.
- Yazsa mısır, kışsa kestane olmadan olmaz:)
- Mutlaka lise yıllarını hatırlamak için tramvaya binmeden de olmaz:)
- İstanbul Üniversitesi'nin bahçesinde baharda keyif yapmadan olmaz.
- Sahaflarda bir şey kalmadı ama yine de atmosferi solumak için ordan geçmeden de olmaz:)
- Gidecek olan varsa haberim olsun..:)
26 Kasım 2010 Cuma
Eski İstanbul'a gidesi gelenlere...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bu haftasonu gitmeyi planlıyorum. Haberin olsun ;)
YanıtlaSil